Fobik bozukluk

Fobik bozukluk

Dünyada bulunan nesne ve durum sayısı kadar fobi çeşidinin olabileceği düşünüldüğünde dünyada en sık görülen psikiyatrik hastalığın fobi olduğunu söylemek zor olmasa gerek.

Basit fobiyle birlikte başta depresyon olmak üzere diğer ruhsal hastalıkların da sık görüldüğünü belirten Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Erhan Kurt, dünyadaki nesne ve durum sayısı kadar fobi çeşidi olabileceğini söyledi.

Kurt, “Sosyal fobi ve agorafobi gibi spesifik fobileri konunun dışında tuttuğumuzda geriye kalan fobileri modern psikiyatri, özgül (basit) fobi olarak nitelendirmektedir.” dedi.

Özgül fobinin durumlar veya nesnelerden duyulan mantıksız, aşırı korku şeklinde tanımlanabileceğini ifade eden Kurt, özgül fobisi nedeniyle doktora başvuran hasta sayısını çok az olduğunu belirtti ve şunları söyledi:

“Bunun en önemli nedeni fobilerin hastalık değil huy veya kişilik özelliği olduğunun düşünülmesi, tedavisinin olmadığının sanılmasıdır. Özgül fobilerde korkulan belirli ve bilinen bir durum veya nesne olduğu için hastalar kaçınma taktikleriyle sorunsuz bir yaşam şekli oluşturmuş olabilirler. Örneğin, kedi fobisi olan bir kişi evinde kedi besleyen arkadaşlarına gitmeyerek, kedilerin dolaşma ihtimali olan sokaklarda dolaşmayarak, nispeten rahat bir hayat sürebilir.

Bazen hastalar belli bir yaşa gelinceye kadar özgül fobilerinin farkına varmamış olabilirler. Bunun nedeni, o fobik ortamla hiç karşılaşmamış olmalarıdır. Basit gibi görünen hayvan fobileri ağır olduklarında hayatı büyük oranda kısıtlayabilir, hatta evden çıkmamaya neden olabilir.

Yükseklik korkusu olan kişi yükseğe çıkmayı gerektiren işlerde çalışamayabilir. Uçak fobisi kişinin seyahat etmesini engelleyebilir. Yutma fobisi olan kişi yemesi-içmesi bozulduğu için ciddi kilo kaybı yaşayabilir.”

Fobiyi pekiştiren etkenler

Kişinin özgül fobisinin olmasının ek bir psikiyatrik hastalığının olması ihtimalini artırdığını belirten Kurt, “Fobi oluştuktan sonra gelişen kaçınma, fobinin kendiliğinden düzelmesini engelleyen, fobiyi pekiştiren en önemli etmendir. Bu yüzden kişinin kafasındaki muhtemel felaket senaryosu sınanamamakta ve felaket olup olmadığı anlaşılamamaktadır” diye konuştu.

Değişiklikler olmakla birlikte fobik nesne veya durumla karşılaşan kişide gerçek korkularda ortaya çıkan belirtilerin aynısının görüldüğünü hatırlatan Kurt, “Yani kişinin kalbi çarpar, sıkışır, nefesi daralır, titreme-terleme, uyuşma, karıncalanma, baş dönmesi, bayılma hissi olur, sık idrara gitme isteği görülür.

Özgül fobilerin en önemli özelliği kişinin korku duyduğu durumun oldukça belirli ve sınırlı olmasıdır. Ancak, kişi fobik nesne ve durumla karşılaşmadan da anksiyete yaşayabilir. Bu durumu düşünmek-hayal etmekle veya karşılaşma öncesinde de kişi korku duyabilir.” ifadesini kullandı.

Korkuyu fobiden ayırın

Doç. Dr. Erhan Kurt, özgül fobi tanısı alanlarda görülen en sık korku türlerini ise şöyle sıraladı:

“Hayvan fobileri, yükseklik korkusu, kan ve yaralanma fobisi, uçak korkusu, kapalı yer korkusu ve yalnız kalma korkusu.”

Normal korkuları fobiden ayırt etmek gerektiğini de aktaran Kurt, kişinin ve çevresinin saçma ve aşırı bulmadığı, işini ve sosyal hayatını etkilemeyen korkuların fobi sayılmadığını da sözlerine ekledi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Güzellik

Diyet

Anne - Bebek